Olimpiyat ve Reis Bey

Yazımın başlığına bakarak peşinen Vedat bey muhalefet ediyor diyebilecek yazıda “sanat fukaraları”nı çok da kaale almıyoruz,

zira onlar dediğimiz üzere ya kültür fukarası,

değillerse de peşin hükümlüdürler.

Efendim nurlar içinde yatsın rahmetli Rauf Tamer’in

2005 yılı Star gazetesindeki pazar kahvesi rumuzlu köşesindeki bir yazısında da belirttiği üzere ,

illerde bazı kamu görevlerinde

başarılı olup ünlenenler,

sonradan daha yüksek makamlara geçseler de onlar hep eski ünvanları ile anılırlar demekteydi….

Mesela Müdür Bey,

Reis Bey, Vali Bey gibi.

Ben de memleketimizin Cumhurbaşkanını yazımın başlığına o tarihte kendisine hitap ettiğim ,

o bilinen sıfatı ile taşıdım.

Peki şimdi beyefendi beyefendi diye saray kapılarında gezenlerle farkım ne?

Farkım açık ,

ben o tarihte de memleket menfaatini düşünüyor kendisine samimiyetle yaklaşıyor ve ilişki kuruyordum, şimdi de aynıyım.

Allah Allah her şeye rağmen mi?

Yani bu ekibin 47 yaşında sizi İstanbul il Spor Müdürlüğü’nden istifa etmenize vesile olmalarına kendilerinin de kayıtsız kalmasına….

Hatta MHP milletvekili seçildiğin 2015

7 Haziran seçimlerinden 6 ay sonra ülkeyi seçime götürüp TBMM’de beş yıl hizmet etmenize engel olunmasına rağmen mi?

Evet tüm bunlara rağmen ben bugün Paris olimpiyatları ardından kendisine yazıyor ve sesleniyorum.

Zira ben ülkemi ve vatanımı seviyor ve işimi de en iyi biliyorum.

Bir gün mutlaka doğruyu söyleyerek gerçeklerin anlaşılmasına ve

“makam esnaflarının oyunlarının bozulacağına”

inancım tamdır.

İşte bu gerekçe ve samimiyetle soruyorum.

Bizim henüz görevleri yeni bırakmamız ardından yetiştirdiğimiz kafile ile gidilen 2004 Olimpiyatlarında 3Altın,

3 Gümüş, 4 Bronz 10 madalyadan sonra.

Oldu mu Reis Bey?

Her branşta lider ülke hedefleri olan

Türk ekibine yakıştı mı?

Paris Olimpiyatlarındaki bu sonuç?

Nerede Türkiye’nin altın madalyaları?

Haklısın yakışmadı bunlar bana “ayak uyduramıyor!”

diyorsanız

işimiz kolay.

*Ülkenin ekonomisi bozulunca fellik fellik aranan en iyi ekonomist.

*Sağlığınız bozulduğunda kendinizi emanet edeceğiniz en yetenekli hekim hassasiyetini Türk sporunu idare edeceklerlerde de arayalım meselenin yarısı tamamdır.

Reis Bey gelin lütfen bu yazıyı 1997 yılında İstanbul Olimpiyat tanıtımı için gittiğimiz Lozan’da bizi bal rengi Chcrooki Jeep i ile günlerce gezdiren ve İsviçre’de yaşayan ortak arkadaşımız la birlikte bir kardeşin iyi niyetli uzman tavsiyesi olarak kabul edin.

Ve bu yazı 2024 Paris Olimpiyatları’nın ardından size yazılan Spor Teşkilatı ile ilgili son iyi niyetli yazı olsun.

Döneminiz Spor Bakanlığı ve teşkilatı federasyonları ile birlikte hesaplarını

sizinle maç seyrettiğimiz dönemlerde, şube müdürlerinin yaptığı statlarda

“PROTOKOL TRİBÜNLERİNE KİMLERİN GİRECEĞİ” basit hesabı yerine; Dört yıl sonraki olimpiyatların planlarını yapmaya ve yıldız sporcu yetiştirmeye yönelik yapsın.

Spor Teşkilatı Kredi Yurtlar Kurumundaki görevini Milli Eğitim Bakanlığına devredip asli görevine dönsün.

İş ehline verilsin.

Size söz bir daha ki olimpiyatlarda Türk Milletinin başı dik olimpiyatlardan altınla dönülecektir.